Biliyorsun, Sorumlusun: TEMA Vakfı 2024’ün Çevre Olaylarını Değerlendirdi.
“2024 yılı, hem ülkemizde hem de dünya genelinde ekokırımın (doğa tahribatı) etkilerinin derinden hissedildiği bir yıl oldu. Toprak erozyonu, kontrolsüz madencilik faaliyetleri, sürdürülebilirlikten uzak sanayileşme, arazi tahribatı, su kaynaklarının azalması ve kirlenmesi, gıda güvenliğini tehdit eden unsurlar, iklim krizinin neden olduğu afetler ve biyolojik çeşitlilik kaybı, bu yılın en belirgin ve endişe verici sorunları arasında yer aldı.
Türkiye’de kömür odaklı enerji politikaları ve IV. Grup metalik madencilik faaliyetlerinin çevresel etkileri konusunda haklı bir endişe söz konusu. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2024-2028 Stratejik Planı’nda maden, petrol, doğalgaz ve nükleer enerjiye ağırlık verilmesi, doğa üzerinde halihazırda hissedilen tahribatı daha da artırabilir.
Kentlerde ve kırsal alanlarda doğaya uyumlu olmayan yapılaşma ve plansız gelişim süreçleri, ekosistemlerin devamlılığını tehdit ederken, biyoçeşitliliği azaltıyor ve iklim krizine karşı direnci zayıflatıyor. Bu tür politikalar, sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle çelişmekte ve çevresel sorunların büyümesine neden olmakta.
Bu durum, karar alıcıların çevreye duyarlı politikaları benimsemeleri ve toplumun da çevresel farkındalığının artması gerektiğini ortaya koyuyor. Çevresel koruma ve ekonomik büyüme arasında denge kurulması için enerji dönüşümüne, yenilenebilir kaynakların artırılmasına ve doğa dostu planlamaya öncelik verilmesi kritik öneme sahip.
Tüm bu zorlu tabloya rağmen, doğa koruma çabaları sayesinde umut verici gelişmeler de yaşandı. TEMA Vakfı olarak, doğa için kararlılıkla çalışan, yaşamı ve doğal varlıklarımızı savunan her bir yurttaşımıza yürekten teşekkür ediyoruz. Bu derlememizde, 2024 yılında doğa koruma çabalarımızı güçlendiren olumlu gelişmeleri ve ekosistemimizi tehdit eden olumsuz durumları bir araya getirerek, çevre gündemine dair kapsamlı bir perspektif sunmayı amaçladık.
Yeni bir yılı karşılarken, “Biliyorsun, Sorumlusun” sloganıyla doğayı korumanın hepimizin ortak görevi olduğunun altını çiziyor ve toplumun her kesimini iş birliği içinde hareket etmeye davet ediyoruz. Daha sürdürülebilir bir gelecek için birlikte adımlar atmayı hedefliyoruz.”
2024’ün Olumlu Çevre Haberleri
Avdan’dan Güzel Haber
Denizli’nin Tavas ilçesine bağlı Avdan Köyü’nde yapılması planlanan kömür madeni kapasite artışına yönelik verilen “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu” kararı, Avdan Platformu’nun açtığı dava sonucunda mahkeme tarafından iptal edildi.
Avdan halkının kararlı ve haklı mücadelesiyle kazanılan bu önemli zafer, çevreyi ve geleceğimizi koruma çabasının ne denli değerli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Eskişehir’i Maden Çöplüğüne Çevirecek Projeye İptal Kararı Çıktı
Eskişehir Sivrihisar’da, 10 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren Kaymaz Altın Madeni’nin üçüncü atık barajı inşa etme ve kapasite artışı talebine yönelik verilen “ÇED Olumlu” kararı, mahkeme tarafından iptal edildi.
Maden projesi kapsamında, her gün 149 kamyon cevherin Çanakkale’den Eskişehir’e taşınacağı tespit edilmişti. Ayrıca gerçekleştirilen çalışmalarla, daha birçok ilden de Eskişehir’e cevher taşıma işleminin planlandığını ortaya koyulmuştu.
Bu iptal kararıyla bölgenin doğal varlıklarını ve halk sağlığını tehdit edecek bir adımın önüne geçilmiş oldu.
Zeytin, Madene Galip Geldi
1 Mart 2022 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Maden Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle, zeytinlikler enerji amaçlı madencilik faaliyetlerine açılmıştı. Bu düzenlemeye karşı açılan davada Danıştay 8. Dairesi, yönetmelik değişikliğini hukuka aykırı bularak iptal etti. Bu kararla, zeytinlikler madencilik faaliyetlerine karşı korunmuş oldu.
Bayramiç, Kirazlı Olmasın!
Çanakkale Bayramiç’te yapılması planlanan Halilağa Bakır Madeni projesine ilişkin verilen “ÇED Olumlu” kararına karşı açılan davada hukuki mücadele devam ediyor. İlk davada olumlu sonuç alınmasına rağmen, 2009/7 Genelgesi kapsamında ÇED raporuna yapılan eklemelerle yeniden “ÇED Olumlu” kararı alındı. İtiraz edilen bu yeni kararda, bilirkişi raporları projenin olumsuz etkilerini net bir şekilde ortaya koymasına rağmen, mahkeme bu tespitleri dikkate almayarak davayı reddetti.
Proje hayata geçerse ruhsat alanı 8.000 futbol sahası büyüklüğüne ulaşacak ve Çanakkale’de 100.000’den fazla insanın bir yılda kullanacağı suyu tüketerek, bölgedeki tarımsal üretimi ve canlı yaşamını ciddi şekilde tehdit edecek. TEMA Vakfı, Danıştay’a yapılan itiraz başvurusunun olumlu sonuçlanmasını bekliyor.
Türkiye İçin Zaman Daralıyor: Kömürden Çıkılmalı
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği 29. Taraflar Konferansı (COP29), 2024 yılında Bakü’de düzenlendi ve iklim finansmanı ana gündem olarak ele alındı. Ancak, krizden en çok etkilenen ülkelerin iklim adaleti talepleri yükselirken, sorumlu ülkelerin tarihsel yükümlülüklerini yerine getirmekte yetersiz kaldığı görüldü. Konferansta belirlenen 300 milyar dolarlık finansman hedefi, fosil yakıt şirketlerinin yıllık 400 milyar doları aşan kârlarının yanında yetersiz kaldı.
Türkiye, COP29’da ulusal iklim ve enerji politikalarındaki eksiklikleriyle dikkat çekti. Açıklanan 2053 Uzun Dönemli İklim Stratejisi, kömürden çıkış veya fosil yakıtların terk edilmesine dair somut hedefler içermiyor. Ayrıca Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2024-2028 Stratejik Planı, kömür, nükleer enerji ve madencilik yatırımlarını artırmayı hedefliyor.
TEMA Vakfı, doğayla uyumlu bir yaşam modelinin inşası için iş birliğini savunuyor ve mevcut politikaların güçlendirilmesini talep ediyor.
İklim Krizi Felaketleri Artırıyor
2024 yılı, iklim değişikliğinin etkilerinin derinden hissedildiği ve sıcaklık ortalamalarının rekor kırdığı bir yıl oldu. Dünya Meteoroloji Örgütü, 1,5°C sınırının tehdit altında olduğunu duyururken, dünya genelinde şiddetli sel, fırtına ve kasırga gibi afetlerin sayısında artış yaşandı.
Bilimsel araştırmalar, bu afetlerin iklim değişikliği ile doğrudan ilişkili olduğunu gösteriyor. “Yüzyılın Kasırgası” olarak adlandırılan Milton Kasırgası’nın, iklim değişikliği olmasaydı daha düşük şiddette bir Kategori 2 seviyesinde kalacağı belirlendi. 2024’te yaşanan Helene Kasırgası ise 232 kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu.
Sıcaklık artışlarının ana nedeni insan kaynaklı sera gazı emisyonlarıdır. Bu nedenle, sıcak hava dalgalarına karşı toplum sağlığını koruyacak uyum politikalarının hayata geçirilmesi ve adil iklim politikalarının uygulanması büyük önem taşıyor.
Türkiye Nüfusunun %92’si Kirli Hava Soluyor
Temiz Hava Hakkı Platformu (THHP) tarafından hazırlanan “Kara Rapor”a göre, Türkiye nüfusunun %92’si kirli hava soluyor. İzmir, Ankara ve İstanbul gibi büyük şehirlerde hava kirliliği, ulusal sınır değerlerin üzerinde seyrediyor ve bu durum ciddi bir halk sağlığı krizine işaret ediyor.
2021 yılında Marmara Denizi’ni kaplayarak büyük bir çevre felaketine yol açan müsilaj, Erdek Körfezi’nde yeniden görülmeye başlandı. TEMA Vakfı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, Ekim ayında gerçekleştirilen dalışlarda 10-24 metre derinlikte müsilaj tespit edildiğini açıkladı. Sarı, önlem alınmadığı takdirde ilkbahar ve yaz aylarında Marmara Denizi’nde ciddi risklerin ortaya çıkabileceği uyarısında bulundu.
Müsilajın deniz ekosistemini tehdit eden başlıca nedenleri arasında organik atık miktarının artışı, deniz suyu sıcaklıklarındaki yükselme ve denizlerdeki tabakalaşma bulunuyor. Marmara Denizi’nin kirlilik yükünün acilen azaltılması, arıtılmadan denizlere atık boşaltılmasının durdurulması ve su varlıklarının korunması için kararlı adımlar atılması gerektiği vurgulanıyor.
Gerede Çayında Kirlilik Alarmı
2021 yılında Marmara Denizi’ni kaplayarak büyük bir çevre felaketine yol açan müsilaj, Erdek Körfezi’nde yeniden görülmeye başlandı. TEMA Vakfı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, Ekim ayında gerçekleştirilen dalışlarda 10-24 metre derinlikte müsilaj tespit edildiğini açıkladı. Sarı, önlem alınmadığı takdirde ilkbahar ve yaz aylarında Marmara Denizi’nde ciddi risklerin ortaya çıkabileceği uyarısında bulundu.
Müsilajın deniz ekosistemini tehdit eden başlıca nedenleri arasında organik atık miktarının artışı, deniz suyu sıcaklıklarındaki yükselme ve denizlerdeki tabakalaşma bulunuyor. Marmara Denizi’nin kirlilik yükünün acilen azaltılması, arıtılmadan denizlere atık boşaltılmasının durdurulması ve su varlıklarının korunması için kararlı adımlar atılması gerektiği vurgulanıyor.
İzmir’de 2.200 Futbol Sahası Büyüklüğünde Orman Alanı Tahrip Oldu
2024 yılı orman yangınlarıyla can yaktı. 13 Ağustos’ta İzmir Karşıyaka’nın Yamanlar Dağı’nda başlayan ve Çiğli ile Bornova sınırlarına yayılan yangın, 5 gün süren mücadele sonucunda kontrol altına alındı. Ancak bu süreçte yaklaşık 1.650 hektar, yani 2.200 futbol sahası büyüklüğünde orman alanı kül oldu.
Bu yangınlar, geçmiş yıllarda olduğu gibi ormanlarımızın korunmasının önemini bir kez daha ortaya koydu. Yangınlarla mücadelede hem bireysel hem kurumsal önlemler alınması gerektiği ifade ediliyor.
Orman Kanunun’daki EK-16 Maddesi Tehlike Yaratıyor
2024 yılında, 6831 Sayılı Orman Kanunu’nun EK-16 maddesi kapsamında alınan kararnamelerle 23 ilde toplam 1.444 hektar orman alanı, orman sınırları dışına çıkarıldı. 2017 yılından bu yana aynı maddeyle toplam 3.100 hektar orman alanı satıldı veya imara açıldı.
TEMA Vakfı, bu uygulamanın orman suçlarını artıracağını ve orman varlığını tehdit edeceğini belirterek, EK-16 maddesinin yürürlükten kaldırılmasını talep ediyor. Vakıf, hukuka aykırı durumları yakından takip ederek yargıya taşıyor.
Ormanların korunması, sadece çevresel sürdürülebilirlik için değil, gelecek nesillere daha yaşanılabilir bir dünya bırakmak için de büyük önem taşıyor.